Dizi DVD İncelemelerine Yönelik Tek Adres



26 Nisan 2010 Pazartesi

Desperate Housewives Season 1 İnceleme


Oyuncular: Teri Hatcher, Felicity Huffman, Marcia Cross, Eva Longoria, Nicolette Sheridan
Orijinal Dil: İngilizce
Dublaj: Macarca, Rusça, Lehçe
Altyazılar: Türkçe, İngilizce, Portekizce, Rusça, İbranice, Hırvatça, Lehçe, Romence, Sırpça, Slovakça, Yunanca, Bulgarca, Macarca
Bölge: 2 (Türkiye)
Görüntü: 1. 78:1
Disk Sayısı: 5
Süre: 955 Dakika
Ekstralar: Türkiye baskısından çıkarılmış.

The O.C.'nin Dawson's Creek'in yerini alması gibi Desperate Housewives da yıllar önce biten Sex & the City'den boş kalan koltuğa kurulmuş durumda. Zeki senaryosu, maket gibi durmayan karakterleri, eğlenceli hikayesi ve toplumda tabu olarak görülen konulara doğru ya da yanlış, ama kesinlikle cesur bir yaklaşım takınması sebebiyle yıllardan beri beğenilerek izlenen bir dizi Desperate Housewives. Hali hazırda 6 sezon gibi hatrı sayılır, başarılı öncülerine kıyaslaysa ortalama bir uzunluğa erişmiş bulunuyor. Şimdilerde başladığı noktanın oldukça ilerisinde seyreden hikayesi ise hala rating yapmakta zorlanmıyor.

Amerika'nın Wisteria Lane isimli küçük ve temiz bir banliyösünde ikamet eden sıradan insanların -daha da spesifik olursak ev kadınlarının- sıradanmış gibi gözüken, ancak hiç de öyle olmayan hayatlarını anlatan bir dizi Desperate Housewives. Bakımlı bahçeleri olan bu tertemiz ve bembeyaz evlerde aslında epeydir ilginç şeyler oluyor. Hikayeye çok sonradan dahil olan, biz izleyicileriz sadece. Ancak daha pilot bölümünde, güneşli ve pırıl pırıl bir günde, evinin mutfağında şakağına dayadığı silahla intihar edip aramızdan ayrılan Mary Alice Young, artık her şeyden uzak ve tepelerden seyrediyor olmanın verdiği rahatlıkla, kapalı kapılar ardında olan biteni, bütün hikayeyi ve mahalleye giren çıkan herkesi bir bir anlatıyor bizlere eksik olmasın. Tabii kendisinin bu noktaya gelişinin altında da soluk kesici bir hikaye yattığı için ondan da bahsetmeyi ıskalamıyor.

Başta ölümüyle büyük bir şok ve üzüntü yaşayan yakın arkadaşları Susan, Lynette, Gabrielle ve Bree olmak üzere tüm mahalle, taziyelerini sunmak adına Young ailesinin evinde toplanıyorlar. 4 arkadaşı ve mahallenin yosması Edie, çok mutlu gözüken bir ailenin başına böyle bir şey gelmiş olmasından huzursuzlar-diğer herkes gibi- çünkü dışarıdan bakıldığında kendilerinin de mutlu birer tablo çizdiklerine eminler. Ve tabii gerçeğin öyle olmadığının da bilincindeler. Susan, sekreteriyle ilişki yaşayıp kendisini terk eden kocasının ardından kızıyla bir başına kalmış, şaşkın mizacı yüzünden evdeki anne rolünü kızına devretmiş durumda. Lynette, çocukla kariyerin yanyana gitmediğini anlayıp evine kapanmış, sürekli iş gezilerine çıkan kocası aydan aya eve uğrarken kendisi 4 çocukla boğuşuyor. Gabrielle, "zengin koca ideal kocadır" inancıyla mankenliği bırakıp evlenmiş ama evlilikleri uzun süredir baharattan yoksun bir yemek tadı veriyor. Bree ise evini asker kampına çevirmiş. Dışarıdan parıldıyorlar fakat içeride temeller zangır zangır sallanıyor.

Her birinde bu dört bayanı ve tabii ki Edie Britt'i birbirinden komik, içinden çıkılması zor gibi görünen durumlarla karşı karşıya bulduğumuz 1. sezonun 23 bölümü, bu set içinde toplanmış. Ülkemizde 2005 yılında piyasaya sürülen set, Türkçe altyazı desteği sunmasıyla sevindirirken, yurtdışındakinin aksine 6 değil, 5 diskli bir versiyon olmasıyla da hayal kırıklığı yarattı. Tiglon'un fazla masrafı kısmak adına arşivcilerin nimet olarak gördüğü ekstraları içeren disc'i sete dahil etmemesi sık rastladığımız bir durum. Neyse ki son dönemde bu yaklaşımlarını terk etmiş gibi gözüküyorlar.

5 diskin her biri ince DVD kutularına yerleştirilmiş. Tüm DVD'ler ise kalın karton bir kutuya girerek derli toplu bir hal alıyor. Yerden tasarruf sağlayan ince DVD'ler ve kolay kolay yıpranmayan kalın kartonet setin en cazip unsuru. Dizinin 1. sezonunda her yere hakim olan ve senaryoyla tezat oluşturması adına bilinçli şekilde seçilen çarşaf gibi bembeyaz fon, DVD setinde de kullanılmış ve her şey beyaz fon üzerine oturtulmuş. Menü tasarımı dizinin jeneriğine uygun olarak bol elmalı olarak karşımıza geliyor. Dizi müziğinin aynen kullanıldığı DVD açılışı sonrası farklı menülerde farklı müziklere yer verilmiş olması da hoş bir unsur. Dizinin sonraki sezon setlerinde de tüm menü tasarımının aynen korunup ufak değişiklerle zenginleştirilmiş olması, setler arasında da bir bağ kuruyor.

Genel olarak iyi ve arşivlik denebilecek 1. sezon setinin tek kusuru ekstra disk ve herhangi bir kitapçık vs. içermiyor oluşu. Ekstraları çok büyük kayıp saymadığınız sürece bu uğurda yurtdışından sipariş vermenizi tavsiye etmiyorum, zira herhangi bir şekilde Türkçe altyazı barındırmıyorlar. Yıllar içinde stoklara bir girip bir tükenen set şu sıralar ülkemizde 5 yıl öncesinin yarı fiyatına inmişken hala almadıysanız şimdi tam sırası olduğunu bir kenara not edin.

Herkesin birkaç kirli çamaşırı vardır.

Puanlar
Set: 6/10
Dizi: 8/10

Değer mi?
Herhangi bir ekstra barındırmıyor oluşunu saymazsak dizinin çoğu yönden kaliteli oluşu, devamının da ümit vaat etmesi arşiv değerini artırıyor.

22 Nisan 2010 Perşembe

The O.C. Season 1 İnceleme

Oyuncular: Benjamin McKenzie, Mischa Barton, Adam Brody, Rachel Bilson, Chris Carmack
Orijinal Dil: İngilizce
Dublaj:-
Altyazılar: İngilizce, Hollandaca, İsveççe
Bölge: 2, 5
Görüntü: 1. 33:1
Disc Sayısı: 7
Süre: 999 Dakika
Ekstralar: Gerçek O.C., 2. Sezona yakın bakış; Silinmiş sahneler; The. O.C. müziği; The Episodes, The Model Home, The Outsider, The Secret, The Countdown ve The Telenovela müzik rehberi; Josh Schwartz ve Stephanie Savage'ın pilot bölüm yorumları; Sürpriz Yumurta

The O.C., Orange County'nin zengin muhiti New Port'ta geçen çalkantılı olayları anlatan bir gençlik dizisi. 2003 yılında yayın hayatına başarılı bir şekilde başlayan dizinin aynı başarıyı son sezonda da gösterdiği pek söylenemez. Ana karakterlerden birinin veda etmesiyle eski havasını iyice yitiren dizi, bu duruma ve düşen ratinglere daha fazla direnemeyerek 4. sezonu tamamlayamadan erken bir vedayla 2007 yılında son buldu. Ancak yayınlandığı yıllarda, özellikle ilk sezonuyla sadece ratinglerin değil, başka pek çok listenin de zirvesindeki isim daima O.C. oldu. Dizideki karakterlerin her bölümde giydikleri kıyafetler gençlerin o haftaki sohbet konuları, dizide çalan şarkılarsa Amerika'da hemen her yerde çalan hitlere dönüştü. U2'dan Coldplay'e, The Thrills'den Jem'e kadar pek çok ismin şarkılarını dizide yer bulmasının yanı sıra, bir kısmı da bizzat dizide karşımıza çıktılar. Müzik listelerine yön veren dizi, bu şöhretinin getirisiyle yayını boyunca tam 6 soundtrack albümünü piyasaya sürdü.

Kısaca The O.C., belki de Dawson's Creek'ten beri dizi yapımcılarının bir türlü yakalayamadığı gençlik dizisi ivmesini yakaladı ve bir fenomen haline gelerek hem Dawson's Creek'ten, hem de arkasından gelen One Tree Hill ya da Gossip Girl gibi benzerlerinden kat kat üstün ve ulaşılması güç bir rekora imza attı. Öyle ki The O.C.'nin Amerika'da en düşük ratingli son sezonu(4.4 milyon izleyici), En iyi sezonu 4.3 milyon izleyiciye ulaşan One Tree Hill'dan veya 2.84 milyon izleyiciyle Gossip Girl'den çok daha iyi durumdaydı. Buna rağmen burada tanıttığım 1. sezonun 9.7 milyon gibi bir seyirciyi kendine çektiğini düşünürsek, dizinin yıllar içindeki çizgisini az çok kestirebiliriz.

Dizi, Ryan Atwood isimli sorunlu bir gencin aralarına katılmalarıyla New Port'luların yeterince karmaşık hayatlarının daha da heyecanlı hale gelmesinin hikayesini ele alıyor. Fakir bir semtten ve perişan bir aileden gelen Ryan, abisiyle giriştiği bir hırsızlık sonrası yakalanıp, bu tip konularda çok hassas bir avukat olan Sandy Cohen'le tanışıyor. Sandy aslında oldukça zeki ve parlak olduğunu derhal keşfettiği Ryan'ın kendisini harcamasına dayanamayarak genç adamı, karısı ve oğluyla yaşadığı evlerine, zengin muhiti Orange County'e birlikte yaşamak üzere davet ediyor. Başta teklifi kabul etmeyen Ryan, başka çıkış yolu olmadığını anlayınca mecburen soluğu Cohen'lerin evinde alıyor. Sandy'nin karısı Kirsten ise durumdan pek hoşnut değil ve bu yabancıya temkinli yaklaşmayı tercih ediyor. Öte yandan Cohen'lerin Ryan'la aynı yaştaki oğulları Seth, başta bir fikre sahip olmasa da kendisini tartaklayanlarla arasında siper görevi gören Ryan'a bir anda ısınıveriyor. Kendi izole hayatlarıyla meşgul olan neredeyse tüm O.C. sakinleri Ryan'ın gelişinden bir şekilde etkileniyorlar. Komşu kızı Marissa da bundan nasibini alıyor ve Ryan'la aralarında tarif edilmez bir çekim baş gösteriyor.

2004 yılında piyasaya sürülen ilk sezon seti ülkemizde de Tiglon tarafından el değmemiş bir baskıyla satışa sunuldu. El değmemiş diyorum çünkü set yurtdışından getirildiği gibi, sadece üzerine Tiglon etiketi yapıştırılmak suretiyle dağıtıldı. Dolayısıyla setteki her şey İngilizce ve ne yazık ki Türkçe altyazı desteği de sunmuyor. Toplam 27 bölüm ve 7 disc'ten oluşan setin, resimlerde gördüğünüz bu versiyonu, 7 disc'in her birinin ayrı ayrı kalın DVD kutularına yerleştirilmesiyle oluşturulmuş. Oldukça geniş bir yer kaplıyor oluşu setin en büyük eksisi. Günümüzde bu tarz DVD kutuları arşivciler için büyük sorun yaratmasından ötürü iyice terk edilmeye başlandı. Zaten sonradan setin daha ince plastik kutulu versiyonları piyasaya sürüldü. 7 DVD kutusu ayrıca bir karton kutuya yerleştirilmiş. Yine ince bir yapı söz konusu ve pek dayanıklı değil. Setin son parçasıysa bir adet kitaçık. Her bölüme ait resimler, özetler vs. bu kitapçıkta bulunuyor. Setin arşiv değerini artıran bir unsur.

Menü tasarımı dizi jeneriğini anımsattığı için hoş bir şekilde tasarlanmış. Phantom Planet'in efsane haline gelen "California" isimli parçası eşliğinde dizinin karakterleri ekrana yansıyorlar. Set, dizilerde çok sık rastlamadığımız kadar fazla ekstrayı içeriyor. Dizi müziği belgeselleri ve sesli yorumlar gayet hoş. 2. sezona yakın bakış adlı kısa röportaj ise sadece ilgi çekmesi için konmuş, bomboş bir ek. Setin en büyük kusuru(ki daha sonraki ince baskılı setlerde düzeltildi) tam ekran görüntü formatı. Televizyonda da tam ekran izlediğimiz için büyük bir sorun olmasa da geniş ekranın daima daha iyi sonuç verdiği bir gerçek. Set ülkemizde çoğu yerde tükenmiş durumda. Ancak 2. bölge Avrupa baskısının birebir kopyası olduğu için yabancı sitelerden sipariş vermeniz durumunda değişen hiçbir şey yok. Eğer yer problemi çekiyorsanız daha az şatafatlı olan plastik kutulu ince baskıyı almanızı öneririm. Tüm sezonları bir arada almak isteyen arşivcilerse 4 sezonun 26 disc'li, koskoca bir fotoğraf albümü olarak son derece şık bir şekilde bir araya getirildiği sınırlı sayıdaki baskıyı -eğer bulabilirlerse- ebay gibi açık artırma sitelerinden edinebilirler.

California Here We Come...

Puanlar
Set: 6/10
Dizi: 8/10

Değer mi? Diziye kesinlikle değer. Ancak setin Türkçe altyazısı olmaması, tam ekran görüntü formatı ve fazlaca yer kaplıyor oluşu sebebiyle plastik kutulu ince baskılı setlerden almanızı tavsiye ediyorum.

21 Nisan 2010 Çarşamba

Smallville Season 1 İnceleme


Oyuncular: Tom Welling, Kristin Kreuk, Michael Rosenbaum, Sam Jones III, Allison Mack
Orijinal Dil: İngilizce
Dublaj: Fransızca
Altyazılar: Arapça, Bulgarça, Hollandaca, İngilizce, Fransızca, Yunanca, Romence, Türkçe
Bölge: 2
Görüntü: 1. 77:1
Disc Sayısı: 6
Süre: 889 Dakika
Ekstralar: Pilot bölümden silinmiş sahneler, Pilot bölüm storyboard montajı, İnteraktif Smallville turu, Pilot ve "Metamorfoz" bölümü sesli yorumları


Smallville, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de -CNBC-e'de- gösterilen ve fenomen haline gelmiş bir dizi. Clark Kent'in, namı diğer Superman'in gençlik maceralarına odaklanan dizi, yazıyı düzenlediğim şu sıralarda 9 sezona kadar dayanmış durumda. İlk sezon bir konu bütünlüğüne sahip olmaktan ziyade her hafta farklı bir kötü karakterin pataklanmasından ibaret aslında. Bu yüzden yer yer tekrarlara ve sıkıcı anlara rastlamak mümkün. Bununla birlikte gayet tatminkar sezon finaliyle birlikte "daha hiçbir şey görmediniz" diyen dizi, bu sözünü sonraki birkaç sezonla fazlasıyla yerine getirdi diyebiliriz. Ancak ratingleri iyi giden her yapım gibi o da ekranlara yapıştı ve son zamanlarda bir kısım hayranını hayal kırıklığına uğrattığını söylemek yanlış olmaz.

Dizi, Superman'in hikayesini az çok bilen herkesin aşina olduğu gibi meteor yağmuruyla başlıyor. Çocuk hasretiyle yaşayan Kent çifti, çok uzak bir galaksiden geldiğini bilmeksizin gökten zembille düşen küçük Kal-El'i derhal evlat edinip adını Clark koyuyorlar. Bu andan sonra da hikaye Clark'ın lise dönemine eğiliyor. Sıradan olmaya çalışan ancak olmadık anlarda sıradışı yeteneklerini keşfetmekten geri durmayan Clark, henüz kim ya da ne olduğunun bilincinde değil. Okulun en güzel kızlarından birine, Lana Lang'e aşık ve pek de popüler bir çocuk olduğu söylenemez. Ancak yakın arkadaşları her zaman Clark'a destek oluyorlar. Tabii her şey bu kadar güllük gülistanlık sürmüyor. Kasabada birbiri ardına beliren garip tiplerle Clark'ın yolu her seferinde bir şekilde kesişiyor ve tüm yerli halkın hayatını tehlikeye atan bu insanlarla mücadele etmek Clark'a düşüyor. Sezon finaline değin aynı rutinle devam eden dizi(Her hafta başka bir ucubeyle savaş), finalde hatrı sayılır miktarda kaos yaratmayı ihmal etmiyor.

Toplam 21 bölümden oluşan ilk sezon DVD'si 2003 yılından beri piyasada. Burada incelediğim sette 6 disc, şık bir şeffaf plastik kutu içinde toplanmış. Ayrı ayrı DVD kutularına yerleştirilmemiş olmaları yerden tasarruf edebilmemiz adına güzel bir durum. Bu plastik kutuyu da bir başka karton kutunun içine yerleştirmişler. Ancak karton kutuların çok da dayanıklı olmadıkları ve iyi muhafaza edilmedikleri takdirde en fazla 1-2 yıl içinde aşırı yıprandıkları acı bir gerçek. Kutunun biraz daha kalın olması gerekiyor bu tarz setlerde. Kutu içine yerleştirilen kitapçık, her sette göremediğimiz için hoş bir nimet. Her bölümün özetini, bölümden birkaç kareyi ve bazı başka ayrıntıları içeren kitapçık sete ayrı bir anlam katıyor. DVD disc'lerin kutudan çıkarılması biraz zorlayabiliyor. Disc'lerin herhangi bir sarsıntıda alıp başlarını gitmemeleri için hayırlı, çok fazla çıkar tak yapanlar için yıpratıcı bir durum.

DVD menü tasarımı gayet hoş. Arkada Remy Zero'nun dizi jeneriğinde kullanılan parçası "Save Me" çalarken ekrana diziden kareler yansıyor. Ekstralar orta kıvamda ve özellikle pilot bölüm üzerine içeriğe sahipler. Setin en iyi yanıysa kuşkusuz geniş ekran görüntü formatı. Diziye ayrı bir sinemasal hava katan bu format, eğer diziyi TV'de tam ekran takip ettiyseniz gözlerinizi bayram ettiriyor.

Gelelim setin Türkiye'deki durumuna. Smallville'in 1. Sezon DVD'leri ülkemizde de Türkçe altyazı seçeneğiyle birkaç yıldır mevcut. Ancak hayli baştan savma ve devşirme bir şekilde, tek tek disc'ler halinde, çok az sayıda piyasaya sürülüp kaderlerine terk edildiler. Ara sıra açık artırma sitelerinde ikinci el olarak boy göstermelerini saymazsak uzun süredir de piyasada yoklar zaten. Bununla birlikte Genç Superman adı altında 90 dakikalık, ne idüğü belirsiz DVD'lere de sağda solda rastlamanız mümkün. Dolayısıyla 1. sezon DVD'sini almanın en akıllıca yolu Amazon.co.uk, ya da Zavvi.com gibi yabancı alışveriş sitelerini tercih etmek olacaktır. Genelde dizilerin yurt dışı baskılarında Türkçe altyazıya rastlamak pek mümkün olmuyor ancak Smallville'in Avrupa'da piyasaya sürülen 2. bölge setleri Türkçe dahil pek çok dil içeriyor. Almayı düşünenler burada tanıtılan 2. bölge baskının piyasadaki en eli yüzü düzgün versiyon olduğunu unutmasınlar.

Superman olunmaz, Superman doğulur!...

Puanlar
Set: 9/10
Dizi: 7/10

Değer mi?
9 sezonluk, sonu olmayan bir maceraya başlamak için piyasada daha iyi bir set yok. Superman'in hikayesi sizi cezbediyorsa, ya da üzerine fantastik öğeler serpilmiş bir gençlik dizisi arıyorsanız en iyi ihtimallerden birine bakıyorsunuz.